Şeytanın Aldatması

Rivayet edildiğine göre, kıyamet gününde şeytan için cehennemde ateşten bir mimber kurulur. O mimberin üzerine çıkar. Kafirler ve dünyada kendisine uyan kimseler şeytana şöyle derler:
– Ey Mel’un! Bizi doğru yoldan sen saptırdın! Şeytan da onlara şöyle cevap verir:
– Şüphesiz Allah, size gerçek bir vaadde bulunmuştu. Ben de size vaadde bulunmuştum. Fakat vaadimi bozdum. Benim sizin üzerinizde bir nüfuzum yoktur. Fakat sizi sapıklığa çağırdım. Siz de bana uydunuz. O halde beni kınamayın, nefsinizi, kendinizi kınayın. Artık ne ben sizi kurtarabilirim ne de siz beni kurtarabilirsiniz. Bundan da önce, beni Allah’a ortak koşmanızı reddediyorum. Elbette zalimlere can yakıcı bir azap vardır. (İbrahim; 22)

Dersler ve İbretler
Buradan da anlaşıldığına göre, bizleri Allah-u Zülcelal’e isyan etmeye çağıran, daha sonra da insanı yarı yolda bırakan şeytanın peşinden gitmenin ne kadar yanlış olduğu apaçık ortadadır.
Şimdi bütün bunlara bakarak, bizleri cehenneme müstahak edecek hatalardan uzak durmalı ve cennete müstahak edecek salih amellere sımsıkı sarılmalıyız. Kıyamet gününde, bizleri cehennem ateşinden kurtaracak yegane şey budur. Bu kısacık dünya hayatında, nefis ve şeytana uymak, çok büyük bir hatadır.
İnsan düşmanını tanımayıp ondan gafil kaldığı zaman, karşıdaki düşmanın ne yapacağı hepimizce malumdur. Kişinin, düşmanına karşı uyanık olması lazımdır.