Nefsin Arzularının Acısı Ahirette Hissedilir

İbrahim el-Havvâs rahimehhullah şöyle anlatmıştır:

“Lukam Dağı’nda bulunuyordum. Bir nar ağacı gördüm ve canım nar çekti. Ağaca yaklaşıp bir tane kopardım. İkiye bölünce henüz olgunlaşmamış olduğunu gördüm. Narı bırakıp yoluma devam ettim. Biraz ileride, başına iri eşek arıları toplanmış olan yere uzanmış bir adam gördüm. Adama:

- Esselâmü aleyküm! Dedim.

- Ve aleyke’s-selam ey İbrahim! Diyerek selamımı aldı. Adımı söylediği için çok şaşırdım. Ona;

- Beni nereden tanıyorsun? Diye sordum.

Bana;

- Buralarda kim dolaşır ki böyle! Diye cevap verdi.

Ben de ona;

- Sen de Allah’a yakın bir hâl görüyorum! Seni şu eşek arılarından kurtarmasını O’ndan isteseydin ya! Dedim.

Adam da bana şöyle dedi.

- Ben de sende Allah’a yakın bir hâl görüyorum! Sen de canının bir şey çektiğinde nefsinin arzularından seni kurtarmasını Allah’tan isteseydin ya! Çünkü nefsin arzularıyla nar yiyen acısını ahirette çeker; fakat eşek arılarının verdiği acı dünyada hissedilir.”

- İmâm Yâfiî